REYTİNG UĞRUNA

22 Kasım 2024115

Şu sıralar evde boş boş oturup da vaktinin büyük bir kısmını televizyon başında harcamak zorunda kalan kesme gerçekten acıyorum. Gündüz kuşağında aktüalite şov başlığı altındaki sözde yemek programlarıyla, akşamları ise çoğu edepten yoksun,kültürümüzü yozlaştırmaya yönelik diziler ile IQ’umuzu deniz seviyesinin de altında tutmaya devam ediyoruz büyük bir özveri ile.
Her bulduğumuz boş vakitte ya kumandayı kapıveriyoruz ya da cep telefonunu elimize alıp hemen sosyal medya,reels gibi ortamlara kayıyoruz. İzlediğimiz programların, dizilerin ya da internette gezinirken takıldığımız izletilerin pek çoğu çöpten ibaret,yani kişiliğimize,benliğimize neredeyse sıfır katkısı var. Diziler desek,büyük bir çoğunluğu ahlaksızlık,inançsızlık,örf ve adet düşmanlığı, kültürsüzlük içerikli. Pek çoğunda insanımızın ömrü boyunca şahit olamayacağı zenginlikler,şatafatlar normalmiş gibi sergileniyor.Türk dizi tarihinin ilk yıllarında aile kurmak,aile ilişkilerini korumak ve yüceltmek gibi kavramlar çok kutsal iken,günümüzdeki dizilerdeki konu ağlarında boşanmak,iki ya da daha fazla evlilik,yasak aşklar, ensest ilişkiler artık hayatın sıradan bir parçası gibi yansıtılıyor.Ekranın sağ köşesine koyulan ,peri bacalarını andıran +7 ( 7 yaş üstü) gibi yapmacık tavsiyelere de uyan var mı bilemiyorum.
Dizilerden sıkılıp şöyle bir haber kanallarını gezeyim derseniz de iki seçeneğiniz var; Ya ülkeyi öve öve bitiremeyen,bulutların üstünde gezdiren ya da her şeyi bitik gösteren ,mahvolduk bittik diyen bir haber kanalı seçmek durumundasınız,ortası yok! Yani anlayacağınız reyting uğruna her şey mübah bu ülkede.
Yazacak çok şey var ama hangisini yazayım.Nerden tutsak elimizde kalıyor.Ama siz siz olun ne izlediğinize,çocuklarınıza neler izlettirdiğinize dikkat edin,azıcık seçici olmak da fayda var.