Baştan Sona Sahte

15 Ağustos 2025914

Hani pazarda, sokakta, markette sahtekarlığa, dolandırıcılığa biraz gözlerimiz alıştı ama işi biraz daha abartıp, level atlayıp sahte e-imzalar ile devletin önemli kademelerine savcı, profesör ya da doktor atamak akla hayale sığmıyor hakikaten.
Ahlaki çöküntü ve zihinsel yozlaşma, 7’den 70’e toplumsal bir alışkanlık haline dönüştüğünde, kurtulması yıllar alır. Zaten yıllardan beri devlete hükümetlik eden makamların kendi çıkarları doğrultusunda kadrolaşmanın çoğunu yakın çevrelerinden oluşturması, siyasi destek sağlamak amacıyla yanlış yerlere ilgili kredileri yönlendirmesi bu tablonun oluşmasına çanak tutmadı mı? Her daim var ekonomik krizler ile beraber ahlaki çöküntü de gitgide derinleşmeye başladı. Ülke olarak hali hazırda yıllardan beri bu tür yozlaşmaları hem siyasi hem de ekonomik manada tecrübe ediyoruz. Sahte evrak ve diploma vakası da bu çöküntünün son halkası oldu. E-imzalar kopyaladık, sahte diplomalar yarattık. Utanmadık, depremde vefat eden avukatların, doktorların diploma bilgilerine kadar çaldık. Vicdan ve utanma duygularından tamamen yoksun kalmış, insanlık olgusunu kaybetmiş bir topluluk türemiş. Utanma çağı tamamen bitmiş, utanma, çekinme duygusundan eser kalmamış. Eskiden de sahtekarlar, dolandırıcılar vardı ama yaptıkları ortaya çıkarıldığında hapis yatar ve utanırlardı, ama şimdi öyle mi? İşledikleri suçtan dolayı gözaltına alınırken bile kameralara pişkin pişkin bakıp sırıtıyorlar.
Skandalın boyutları izlediklerimizden ve okuduklarımızdan daha büyük. Fakat görünen o ki sistemde çok ciddi bir açık var. ‘’Sahte Diploma Çetesi’’ ile ilgili soruşturma hiç kuşkusuz devletin ve milletin dijital ortamdaki sosyal güvenliğine yönelik çok ciddi bir saldırıdır. Tepeden tırnağa dijital bir ıslah ve denetim kaçınılmaz. Aksi takdirde bu prototipte çok çete ile baş etmek zorunda kalacağız.