BALKANLARDA ACI TARİH -1-

5 Eylül 2025389
Uzun zamandır yazmıyordum. Zira yaşadığımız dünyada Müslümanlar aleyhine yaşanan  acımasız olaylar ve ülkemizin atlatmış olduğu CORONA ve DEPREM  badireleri beni yazmaktan soğutmuştu. Elim kaleme varmıyor sadece okuyor ve okudukları ile düşündükleri yüreğini parçalayan bir insan haline dönüşmüştüm. Tesellim ülkemin savunma sanayinde yapmış olduğu ve çocukluğum ve gençliğimde rüyamda bile göremeyeceğim lakin bütün dünyanın imrenerek seyrettiği atımlardı. Yapılan her bir atılım ile bende ileri atılıyor ve bu çalışmaları ülkemize kazandıranlar ile şeref duyuyordum ve duymaya da devam edecektim. Zira ülkemde Savunma sanayi alanında yapılan bu çalışmalar göğsümüzü kabartıyordu. Biliyordum ki bu çalışmalar sadece ülkemize değil yüreği ülkemiz ile çarpan ve dünyanın dört bir yanında ülkemizin varlığı birliği dirliği için dua eden insanları da sevindiriyordu. Hemen şunu da ifade edeyim ki, bu çalışmalara karşı duranlar sadece ve sadece birinci önceliği ülkesinin ve milletinin kalkınmasına dudak bükenlerdi. Bir insan ülkesinin yapmış olduğu bu savunma ve hücum araçlarına karşı nasıl kayıtsız kalabilirdi. Bunu anlamakta gerçekten zorlanıyordum.
Bugün dünyanın savunma sanayisinde söz sahibi olduksa, bu pırıl pırıl gençlerimizin tersine beyin göçü ile olmuştu. Yıllarca ”beyin göçü var beyin göçü var ”  zeki gençlerimiz hep yurtdışına gavır ellerine gidiyor onlara hizmet ediyor diye konuşmamış mıydık? Bu durum içimizi yaralamamış mıydı? İçinde vatan sevdası olan insanlar olarak bu acıyı hep içimizde hissetmemiş miydik?
Bunları neden yazıyorsun. Yazı dizisine bunlarla başlayarak neyi anlatmak istiyorsun diyen okuyucularımın yazı dizimizin ilerleyen bölümlerini okurken neleri anlatmak istediğimi çok iyi anlayacaklarını umuyorum. Unutmayalım ki; dünyamızda bedeni güç değil akıl ve silahlı güçler daha doğrusu en güçlü silaha sahip olanlar söz sahibidir.