Bir yerden başlamak gerekiyor, bir şeylerden vazgeçerek.. hemde hiç vakit kaybetmeden. Belki bir mekandan, belki birinden, belki de kendinden.. Hatta zamana, seni geride bırakacak bir şans tanımadan hemen başlamak gerekiyor.
الأمر بالمعروف و النهي عن المنكر
Emri bil maruf ve nehyi anil münker.
Hareket noktası işte bu satırlar da gizli. İnsanın iç dünyası kadar sırlara bürünmüş ve sınırları olmayan bu deryada hayatın ilmeğini çözmeye çalışıyoruz.
Kördüğüm olmuş sarmal yumakta, uyumakta olan cevheri uyandırmaya çalışıyoruz. Oysa cevher içimizde bir yerlerde, hemen şuracıkta sol yanımızda, günde defalarca lafzı celali sayıklamakta..
Bir an olsun talip olduğumuz galip olsa, bu yolda yarenlik edenimiz bedenimiz olmazdı. Kalbur üstü yaya yolculuğu nalburlarda bile para etmezken ne çok değerlendirdik beşeri yürüyüşleri. Oysa dönüş yolu eniş olacakların, rampada ne çok cefa çektiğine şüheda gözlerle şahitiz, sefası rabbül aleminde. Onun dergahı, makam-ı mahmuddur, orada özler vardır sözler yoktur, orada özlem vardır gözler yoktur.
Aynasıdır kişinin beşeriyatı, kir tutmaz, leke bırakmaz bir hızda elem dolu ab-ı hayatına nokta koymak yerine, bir vesileyle mavi bulutlara bağlanmayı seçenlere selam olsun. Selam olsun kendinden geçip bendini bulanlara..
Zor zamanların adamları da adımları da zor olur. Kolay yazılır zor okunur.
Adı ibadet içeriği (i)taat. Su gibi berrak ve akışkan bir sıvının üzerine Oltu taşıyla tesbihat etmek gibidir adeta. Gecesi ayrı karanlık, gündüzü aynı karanlık. O günlerde ay gibi parlayanlara selam olsun.